EN
“Born in Urla, Izmir in 1944, originally of Greek origin, Nikoş Dimitri moved to England with his family when he was a child and worked in the advertising industry for many years. Nikoş has achieved great success in his profession, but as the years passed, his longing for the land where he was born and grew up flared up.
Deciding to retire in 1989, Nikoş decided to return to Urla with his wife Floris, a retired food engineer. Together they established the Flora Olive O'l brand 'n the fertile land of Urla. Nikoş and Floris decided to offer a unique product by using their professional experience in this new venture.
Combining the passion and experience of Nikoş and Floris, the elegance of nature and the labor of masters 'n every drop, Flora Olive Oil is produced from early harvested, hand-picked olives. This meticulous process reveals the unique flavor and quality of the oil.
In the heart of Urla, the olive oil adventure of Nikoş and Floris continues. Since Flora olive oils are not only a product but also a symbol of passion, it is preferred as a gift option. When people gift each other Flora Olive Oil, they give a piece of longing, love, and care.
The story of Nikoş and Floris not only offers flavor to the palate but also tells a story of longing.”
The story you read above and the Flora brand are completely fictional. It has nothing to do with a real brand and story. There's only one advertiser I was inspired by when writing the story; John Hegarty. I was inspired by Hegarty's own story, Hegarty Chamans. While designing the logo for the Flora brand, which I prepared for the final assignment of Istanbul Bilgi University Adv 371 course, I chose the handwriting because it has a romantic story and I finished the logo with an olive branch. The reason why I prefer dark green color is because it reminds me of olive. To complement Flora, a logo with a romantic twist, I chose Quasimoda as the font for both the logo and all other content.
TR
“1944 İzmir Urla doğumlu, aslen Yunan asıllı olan Nikoş Dimitri, çocuk yaşlarda ailesiyle birlikte İngiltere'ye yerleşmiş ve uzun yıllar reklam sektöründe çalışmıştır. Nikoş, mesleğinde büyük başarılar elde etmiş ancak yıllar geçtikçe doğup büyüdüğü topraklara olan hasreti alevlenmiştir.
1989 yılında emekli olmaya karar veren Nikoş, gıda mühendisi emekli eşi Floris ile birlikte Urla'ya dönme kararı aldı. Urla'nın bereketli topraklarında Flora Olive O'l markasını birlikte kurdular. Nikoş ve Floris mesleki deneyimlerini bu yeni girişimde kullanarak benzersiz bir ürün sunmaya karar verdiler.
Nikoş ve Floris'in tutku ve tecrübesini, doğanın zarafetini ve her damlasında ustaların emeğini birleştiren Flora Zeytinyağı, erken hasat edilmiş, elle toplanmış zeytinlerden üretilir. Bu titiz işlem, yağın eşsiz lezzetini ve kalitesini ortaya çıkarır.
Urla'nın göbeğinde Nikoş ve Floris'in zeytinyağı serüveni devam ediyor. Flora zeytinyağı sadece bir ürün değil aynı zamanda tutkunun simgesi olduğu için hediye seçeneği olarak da tercih edilmektedir. İnsanlar birbirlerine Flora Zeytinyağı hediye ettiklerinde bir parça özlem, sevgi ve ilgi vermiş olurlar.
Nikoş ve Floris'in hikayesi damağa lezzet kattığı gibi bir hasreti de anlatıyor.”
1989 yılında emekli olmaya karar veren Nikoş, gıda mühendisi emekli eşi Floris ile birlikte Urla'ya dönme kararı aldı. Urla'nın bereketli topraklarında Flora Olive O'l markasını birlikte kurdular. Nikoş ve Floris mesleki deneyimlerini bu yeni girişimde kullanarak benzersiz bir ürün sunmaya karar verdiler.
Nikoş ve Floris'in tutku ve tecrübesini, doğanın zarafetini ve her damlasında ustaların emeğini birleştiren Flora Zeytinyağı, erken hasat edilmiş, elle toplanmış zeytinlerden üretilir. Bu titiz işlem, yağın eşsiz lezzetini ve kalitesini ortaya çıkarır.
Urla'nın göbeğinde Nikoş ve Floris'in zeytinyağı serüveni devam ediyor. Flora zeytinyağı sadece bir ürün değil aynı zamanda tutkunun simgesi olduğu için hediye seçeneği olarak da tercih edilmektedir. İnsanlar birbirlerine Flora Zeytinyağı hediye ettiklerinde bir parça özlem, sevgi ve ilgi vermiş olurlar.
Nikoş ve Floris'in hikayesi damağa lezzet kattığı gibi bir hasreti de anlatıyor.”
Yukarıda okuduğunuz hikaye ve Flora markası tamamen kurgusaldır. Gerçek bir marka ve hikayeyle bir ilgisi yoktur. Sadece hikayeyi yazarken ilham aldığım bir reklamcı var; John Hegarty. Hegarty'nin kendi hikayesi olan Hegarty Chamans'tan ilham aldım. İstanbul bilgi üniversitesi Adv 371 dersi final ödevi için hazırladığım Flora markası için logo tasarlarken romantik bir hikayesi olduğu için el yazısını seçtim ve logoyu zeytin dalı ile bitirdim. Koyu yeşil rengi tercih etmemin sebebi ise bana zeytini anımsatması. Romantik kıvrımlı bir logo olan Florayı tamamlamak için hem logo hem de diğer tüm içerik için yazı tipi olarak Quasimoda'yı seçtim.
